29 / 03 / 2024

Yılmazlar İnşaat SSDF'ye 3 milyon dolar para aktardı

Yılmazlar İnşaat SSDF'ye 3 milyon dolar para aktardı

Yılmazlar Holding Eş Başkanı Ahmet Reyiz Yılmaz, Yılmazlar Holding bünyesinde İsrail’de çalışan Türk işçilerinin çalışma izinlerinin uzatılmamasının "tamamen politik bir karar olduğunu" savundu


Yılmaz, Mavi Marmara baskını konusunda ise İsrail’in bu manada "büyük bir hata yaptığını" belirterek, "Türkiye’nin yaptığı da bana göre yanlıştır. Korumasız insanların İsrail’in tepkisi biline biline Akdeniz’in ortasına bırakılması yanlıştı" değerlendirmesinde bulundu.         Aynı zamanda Milliyetçi ve Muhafazakar Parti (MMP) Genel Başkanı olan Ahmet Reyiz Yılmaz, holding binasında düzenlediği basın toplantısında, Savunma Sanayi Müsteşarlığı ile İsrail’in M60-A1 Tank Modernizasyonu Projesindeki off-set
 anlaşması uyarınca, 800 Türk işçisinin İsrail’de istihdam edildiğini, anlaşmanın süresinin ise 2015’te biteceğini söyledi.         Anlaşma kapsamında, 800 işçiye İsrail’de çalışma imkanı tanıyan vizelerin 3 kez uzatıldığını ifade eden Yılmaz, projenin devam etmesi dolayısıyla 31 Aralık 2010 itibariyle vize süreleri dolacak işçiler için Türkiye tarafından tekrar vize süresinin uzatılmasını talep ettiklerini anlattı. Yılmaz, vize süresinin uzatılmadığını, bu konuda hiçbir gerekçe söylenmediğini, yazılı bir ret cevabı da
 verilmediğini bildirdi.

Ahmet Reyiz Yılmaz, 800 işçinin yıllık 50 milyon dolar tutarındaki maaşını Türkiye’ye gönderdiğini, 2015’e kadar bu rakamın toplam 250 milyon dolar olacağını belirterek, Türkiye’nin bu konuda ciddi menfaatleri olduğunu söyledi. İşçilerin vize sürelerini hükümete bağlı olarak Milli Savunma Bakanlığının onayladığını kaydeden Yılmaz, Savunma Sanayi Müsteşarlığı "iç yazışma tutanağı" olduğunu söylediği bilgi notunu gazetecilere dağıttı. Söz konusu tutanakta da işçilerin vize sürelerinin uzatılmasına ilişkin bilgiler
 verildiğini gösteren Yılmaz, tutanakta proje faaliyetlerinin süresinin 2015’te sona erecek olması nedeniyle, onayın son kez 2015 yılına uzatılmasının talep edildiğinin yer aldığını aktardı.

Yılmaz, tutanaktaki, "ilk defa bir yerli firma off-setten yararlanma karşılığında Savunma Sanayi Destekleme Fonuna (SSDF) para aktarmıştır" ifadesine ve rakamlara dikkat çekerek, Yılmazlar İnşaat’ın bugüne kadar SSDF’ye 3 milyon dolar para aktardığını söyledi. Ahmet Reyiz Yılmaz, Türkiye’nin elinde, bakanlıklarda dışarıya verilen ihalelere bağlı olarak karşı tarafın sorumluğu olan milyarlarca dolar atıl off-setler olduğunu da öne sürdü.

"POLİTİK BİR KARAR"

"Projenin 2015 yılına süresi olmasına ve 8 yıldır bu iş kamu yararına devam etmesine rağmen ne oldu da bu yıl bu 800 insanın işlerine son verilerek mağdur ediliyor" diyen Yılmaz, konunun "tamamen politik bir karar" olduğunu savundu.  MHP Genel Başkanlığına adaylık sürecinin sonunda MMP’yi kurduklarını ve hızla teşkilatlandıklarını kaydeden Yılmaz, "bunu politik olarak alınmış bir karar olarak" değerlendirdiklerini yineledi. Hükümete çağrıda bulunan Yılmaz, "Kendi insanınızı orada küçük düşürecek
 bir duruma müsaade etmek Türkiye gibi bir ülkeye yakışmaz. Biz ortaya çıkan bu durumdan utanıyoruz. Sayın Başbakanın konuya bir an önce müdahil olup bu insanların mağduriyetini gidereceğini ümit ediyorum" dedi.  Bu yapılmadığı takdirde firma olarak bir şey kaybetmeyeceklerini, işleri biraz aksasa dahi Çinli, Arap işçilerle işe devam edeceklerini belirten Yılmaz, İsrail gibi bir ülkede bu durumun yaşanmasının kendilerini rencide ettiğini söyledi.
 
MAVİ MARMARA
Bir gazetecinin, Türkiye-İsrail ilişkilerinde özellikle Mavi Marmara baskınının ardından sorun yaşandığını belirterek, "İsrail’in de bu konuda size olumsuz bir yaklaşımı var mı?" sorusu üzerine Yılmaz, İsrail’in bu konuda kendilerine karşı olumsuz bir tavrı bulunmadığını, firmanın Türk hükümetine, vizeleri uzatmak için çaba göstereceklerini ancak daha önce olduğu gibi Türkiye’nin onayını beklediklerini bildiren bir yazı gönderdiğini anlattı. "Mavi Marmara baskını ile Türkiye’nin özür ve tazminat beklentisine" ilişkin sorular üzerine Yılmaz, şöyle konuştu:
 
"İsrail-Türkiye arasındaki ilişkiler birbirinden bağımsız düşünülemez. İkisi de bölge ülkesi. İsrail ile Türkiye’nin ilişkileri AK Parti hükümeti döneminden önce de vardı, sonra da var olacak. İsrail’de de yönetimler yanlış kararlar alabilir, Türkiye’de de yönetimler yanlış kararlar alabilir. Ben her zaman iki tarafa da şunu tavsiye ettim: Bu kararlar yaşayan halkları karşı karşıya getirmesin, hafızalarından silemeyeceği sorunlar ortaya çıkarmasın. İsrail bu manada büyük bir hata yapmıştır. Türkiye’nin yaptığı da bana göre yanlıştır. Korumasız insanların İsrail’in tepkisi biline biline Akdeniz’in ortasına bırakılması yanlıştı. İsrail’in vermiş olduğu tepki de yanlış. Türkiye ile İsrail arasında ilişkiler, önümüzdeki yıllarda gene birbirine ihtiyacı olacak süreçte devam edecektir. Özellikle İsrail’in Türkiye’ye olan ihtiyacı şiddetle artacaktır."

Türkiye’nin de özellikle AK Parti hükümetinin bölgeyi iyi tanımamasından kaynaklanan yanlışları olduğunu savunan Yılmaz, "Mesela Hamas’ın terör örgütü olmadığını söyleyerek Türkiye’yi sıkıntıya sokmuştur. Hamas bir terör örgütüdür" dedi.
AA